3 Mayıs 2011 Salı

Gençlik Baki Aslında

www.tips-fb.com


Bir de yaşlanmak olmasa...






"Keyfimin kahyasıyla aram iyi değil bu sıralar. Hayata başka gözlükler ardından bakmaya henüz başladım. Lâkin olgunlaşmam çok daha eskilere dayanıyor gibi. Bu ben olamam değil mi? Siz de mi tanıyamadınız beni? Beni, hani şu hayallerinden yakınıp duran, kafiye âşığı Ege güzelini. Yok, çıt çıkmıyor. Bu aralar beni kimseler tanıyamıyor.

Oysa yüzüm hâlâ aynı, saçlarım uzun ve hafif dalgalı. Göz rengim alabildiğine eskisi gibi, ben bile hâlâ tayin edemiyorum o farklı rengi. Bazen gri bile oluyor, yeşil diyenler de var. Kimine göre elâ, ben pek inanmasam da. Öte yandan, aynı kilodayım. Kimbilir, belki biraz zayıfladım. Elmacık kemiklerim belirginleşti sanki bir miktar yahut yalan söyler oldu artık aynalar.

Aynalar demişken... Ne çok oldu onlarla göz göze gelmeyeli. Aslında hâlâ seviyorum her birini, en çok da çantamdan dahi çıkarmadığım deri süslemeliyi. Bir nevi yadigâr sayılır o. Gençliğimde büyük annem hediye etmişti. Sonra da beni bir aynanın yansımasına emanet edip gitmişti. O gittikten sonra, bir süre sımsıkı sarıldım yadigârına. Yeri geldi bir damla nefese satmak istedim hayatımı. Hayattan vazgeçmemem için yine büyük annem destek oldu gözlerime. Onu görüyordum en baygın halimde bile...

Şimdi, her ne kadar değişmedim desem de yüzümdeki kırışıklıklardan bahsetmiyorum bile. Onlarsız bakabilse insanlar bana, o zaman anlayacaklar değişmediğimi aslında. Zamanında ortalığın tozunu attıran hallerimi düşünüp, "Nasıl da yaşlanmış!" demeyecekler. Zira gözlerim aynı, saçlarım aynı, boyum posum aynı. Bir çoğu saçımın rengine hayrandı. Sırf bunun için her ay düzenli olarak sarıya boyatıyorum onları. Yine de kurtulamıyorum değişimime üzülen insanlardan. Yine de, kaçmam gerekiyor çoğu zaman aynalardan."
 

Eski bir yıldızın yakınmalarını dinledikten hemen sonra, en çok sevdiğim yere; pembe döşenmiş odama gidip hıçkıra hıçkıra ağladım önce. Yaşlı kadın, artık yaşlandığını söyleyenlere sitemliydi. Tek farkı vardı eskiye nazaran; yüzündeki birkaç derin çizgi. Gerçekten, onun da söylediği gibi bakıldığında eskiden ne farkı vardı ki? Kırışıklıkları yok sayıp uzun uzun baktım gözlerine. Sahnede raks eden o çekici kadın hâlâ en kıvrak danslarını sergiliyordu en derinlerde. Lâkin o kadar derindeydi ki gençliği, uzun uzun ve görmeyi isteyerek bakmak gerekti.

Sonra kendimi düşündüm. 25 yaş sendromlarımı, genç kalabilmek adına denediğim kürleri, hâlâ genç hissettiğime dair yalanları... Gözyaşlarımı silip, masamın başına geçtim. Her daim pembe olmasını istediğim siyah laptopumu açtım. Bu sefer o aptal oyunlardan birini oynamayacaktım. Kalem tutmaya mecali yoktu ellerimin, titreyen ellerimle yazmam imkansızdı. Klavyeleri konuşturmalıydım. Parmaklarım, kendi ihtiyarlık sitemlerini yazmaya koyuldu. Eski yıldızın söylediklerini kendime uyarlıyordum. Nasıl hissedeceğime dair en ufak bir fikrim dahi yoktu ancak o his ner neyse ondan hemen haberdar olmalıydım.

Nihayetinde yukarıdaki cümleleri yazdım.

Artık az da olsa anlıyorum eski efsaneyi. Önce okudum empati kurmak adına yazdığım dizeleri. Sonra ileride düşmanım olmasından korktuğum aynalardan birine baktım. Aldım elime renkli kalemlerimden birini. Elimdeki kalem sanki bir çeşit kader elçisi... Rengi gri, ucu sivri; tıpkı bir ihtiyara yakıştırıldığı gibi. Sonra aynanın gözünün içine baka baka, yüzüme hafif hafif çizgiler iliştirdim. Ayna mı ağlıyordu, yoksa benim miydi o gözyaşları? Minik tiyatro sahnelerinde rol almışlığım vardı ama ilk kez oynuyordum bir ihtiyarı. Yüzüme yerleştikçe çizgiler, nasıl da değişiyordu suretim. Haklıydı eski efsane. Aslında hiç farkı yoktu eskiden, yüzündeki çizgiler silinse.

Bundan sebep, karar aldım kendi kendime. Beğenildiğim her gün, pembe ayakkabılarımla dikkat çektiğim her gece, hoş birilerinden iltifalar aldığım her zaman, güzelliğime dönüp bir kere daha bakacağım. Sonra da onu deri kaplama bir ayna karşısında karalayacağım. Herkes bir de böyle baksın bana. 

O vakit sevebilecekler mi beni kırışıklıklarımla?
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

✿ Ziyaretçiler

Powered By Blogger

FeedBurner

Add to Google Reader or Homepage

ECBanner
Recommended Post Slide Out For Blogger
 
BlogOkulu Gadgets